1-31 Ocak Serviks Kanseri Ayı
04 Ocak 2024

Serviks (rahim ağzı) kanseri, kadınlar arasında sık görülen ve rahim ağzındaki hücrelerin anormal büyümesiyle ortaya çıkan bir kanser türüdür. Her yıl dünya genelinde 500.000'den fazla kadını etkileyen bu kanser nedeniyle dakikada 2 kadın yaşama veda etmektedir.

Serviks kanserini diğer tüm kanserlerden farklı kılan en önemli özellik neredeyse vakaların tamamında (%98-99) kansere yol açan etken bilinmektedir: İnsan Papilloma Virüsü (HPV). HPV 100’den fazla alt tipi olan bir virüs olup, rahim ağzı kanseri ile ilişkili tipler cinsel yol ile bulaşmaktadır. Kanser gelişimi için özellikle tip 16 ve 18 denen HPV tipleri gereklidir. Bu riskli tipler alınmış olsa bile, sağlıklı kadınların çoğu (%70) ilk 1 yılda virüsü doğal bağışıklık sistemi sayesinde vücuttan atmayı başarır. HPV virüsü alan kadınların %90’ı ise 2. yılın sonunda bu virüsten doğal savunma sistemleri nedeniyle kurtulmuş olur. Geriye kalan %10’luk hasta grubunda ise HPV hücrelere yerleşip kansere doğru gidebilen süreçleri başlatır. Vücudun HPV virüsünden temizlenememesinde sigara kullanımı, zayıf bağışıklık sistemi, doğum kontrol hapları ve genetik faktörler rol oynamaktadır. HPV virüsü alındıktan itibaren kanser gelişimine kadar yaklaşık 10 yıllık bir süreç vardır. Bu durum bize serviks kanserini engellemek için eşsiz bir fırsat sunar.

Serviks kanserini engellemek için en başta kadınların HPV virüsü kapmalarını engellemek için cinsel ilişkide kondom kullanımı gibi cinsel sağlık ile ilgili önlemleri almaları önemlidir. Ayrıca son yıllarda piyasaya giren HPV aşıları birincil korunmada çok etkilidir. Günümüzde piyasada 2’li, 4’lü ve 9’lu HPV aşıları mevcuttur. 4’lü ve 9’lu aşı, serviks kanseri yanı sıra genital siğillere (kondülom) karşı da koruma sağlar. Her 3 aşının da etkinliği yüksektir. Aşılar ideal olarak cinsel aktivite başlangıcından önce 9-12 yaş kız çocuklarında uygulanmalıdır. Erken yaşlarda yapıldığında 2 doz aşı yeterlidir. Birinci ve ikinci doz aşılar arasında 6-12 ay zaman aralığı olmalıdır. 15-26 yaş aralığında ise 0, 1 ve 6. Aylarda olmak üzere 3 doz aşı önerilmektedir. HPV aşıları canlı virüs parçası içermeyen ve önemli yan etkisi ortaya konmamış güvenli aşılar olarak kabul edilir. HPV aşısı hali hazırda SGK tarafından ödenmemekle beraber, en kısa sürede ödeme kapsamına alınacağı Sağlık Bakanlığı tarafından müjdelenmiştir.

Serviks kanserinin bize sunduğu ikinci önemli fırsat ise HPV ile infekte olmuş bireyleri erken tanıyıp tedavi etmemiz halinde kansere gidişi durdurmanın mümkün olmasıdır. Bu durumda Pap-smear veya HPV taramaları gündeme gelmektedir. Bu testler cinsel aktivite başladıktan sonra veya 21 yaşından itibaren başlanmalı, smear için 3 yılda bir ya da HPV için 5 yılda bir düzenli yapılmalıdır. Ülkemizde Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezleri (KETEM), serviks kanserinin erken teşhisi ve önlenmesinde kritik bir rol oynayan HPV taramalarına odaklanmaktadır. KETEM taramaları sayesinde ülkemizde serviks kanseri görülme oranı gelişmiş ülkelerle benzer seviyede ve düşüktür. Bu taramalar KETEM dışında hastanemizde ve tüm devlet hastanelerinde de yapılmaktadır.

Son olarak serviks kanserinin belirtilerinden bahsedecek olursak, hastalık erken evrelerde genellikle belirgin olmasa da ilerleyen dönemlerde vajinal kanama, cinsel ilişki sırasında ağrı, pelvik ağrı veya normal vajinal akıntıda belirgin değişiklik gibi belirtiler görülebilir. Bu belirtiler görüldüğünde veya herhangi bir endişeniz varsa derhal bir sağlık kuruluşuna başvurmalısınız.

Sağlıklı bir gelecek için düzenli jinekolojik kontroller ve doktor önerileri doğrultusunda yapılan taramalar önemlidir. Serviks kanseri ve HPV taramaları hakkında daha fazla bilgi almak, risk faktörleri ve semptomları anlamak için doktorunuza başvurabilirsiniz.

Birim Eğitim Sorumlusu
Prof.Dr. Esra Bahar GÜR